shock
21 Mayıs 2020- şok
- His father’s death came as a shock. = Babasının ölümü tam bir şok oldu / şok etkisi yarattı.
- şok etmek, şaşırtmak, sarsmak
- The news of the teacher’s death shocked the students. = Öğretmenin öldüğü haberi öğrencileri şok etti.
- shocking (sıfat): şok edici
- shocked (sıfat): şoke olmuş, çok şaşırmış, sarsılmış