THE nedir?
16 Mart 2019“the” video anlatım
“the” yazılı anlatım
Belirli bir adamdan bahsediyorsak “the man”, herhangi bir adamdan bahsediyorsak “a man” deriz. Buna benzer tanımları daha önce duymuşsunuzdur. Doğru bir tanımdır. “Herhangi bir adam” ifadesini anlamakta zorlanmıyoruz; adamın biri işte. “Yolda bir adam gördüm” cümlesindeki adam tanımadığımız ya da daha önce bahsetmediğimiz bir adam olduğu için “bir adam” diyoruz. Bunun İngilizce karşılığı da “a man”; yani birebir karşılığı. Bunda anlaşılmayacak bir şey yok, değil mi?
Peki “belirli bir adam” ne demek? Şu cümleye bir bakın: “Adam bugün yine geldi.” Buradaki adam “herhangi bir adam” mıdır? Değildir. Öyle olsa “bir adam” derdik. İşte bütün mesele burada. Bizim dilimizde formül bu: “bir varsa “herhangi bir adam”, yoksa “belirli bir adam”. Ama İngiliz dilinde “a” varsa herhangi bir adam, “the” varsa belirli bir adam. Yani İngilizce’deki “a” kelimesinin Türkçe karşılığı “bir”, “the” kelimesinin karşılığı ise boşluktur. İnanmadıysanız şu örneklere bir bakın:
“I saw the man = Adamı gördüm” = “Hani daha önce bahsettiğimiz adam var ya, işte onu gördüm”.
“I saw a man = Bir adam gördüm” = “Adamın birini gördüm”.
“the” kelimesini Türkçe karşılığı
Konuyu daha da netleştirmek gerekirse; evet, herkesin merak ettiği sırrı açıklıyorum: “the”, “o, bu” demektir. Bunlardan herhangi birinin işaret sıfatı olarak kullanıldığındaki karşılığıdır. Mesela, “o adam”, “bu ev”. Çok eski İngilizce metinlerde “the” kelimesinin olmadığını ama onun kullanıldığı yerlerde “that” kelimesinin kullanıldığını görmüştüm. Buradan da anlamıştım ki “the”, “that” kelimesinden geliyor. Kısacası “the” basit bir işaret sıfatıdır, anlamı da “o”dur. Türkçe’de bir isimden önce “bir” ifadesi yoksa biz orada bir işaret sıfatı olduğunu varsaydığımız için yani “adam gene geldi” dendiğinde “yahu işte o adam, şu daha önce bahsetmiştik ya, işte o” denmek istediğini zaten anladığımız için “o” demeye gerek görmüyoruz ve bu sebeple “the” kelimesini anlamakta zorlanıyoruz. Buna burada ne gerek var ki diyoruz.
En bilinen örnek de filmlerin sonunda gördüğümüz “the end”. “End” son demek, tamam ama o zaman “the ” kelimesine ne gerek var diyoruz. Anlamamız gereken şu ki İngilizce Türkçe’den farklı bir dil ve bu farklılık sadece kelimelerde değil.
a, an
“a” ve “an” bir demektir; ama rakam olarak değil, herhangi bir anlamında kullanılır. Aralarında anlamca hiç bir fark yoktur. Bahsettiğimiz herhangi bir şey ya da herhangi bir kişiyse ya da -ve tabi ki tekilse- bu iki kelimeden uygun olanı kullanırız.
Peki ne zaman “a”, ne zaman “an”?
Bu konuda dilimizdeki ulama konusunu göz önünde bulundurmak iyi bir fikir verecektir. Kısaca söylemek gerekirse;
a-an ya da the
Bahsettiğimiz herhangi bir şey ya da kişiyse “a” ya da “an”, belirli bir kişi ya da şeyse “the” kullanırız.
That is the man I was talking to you about = Sana bahsettiğim adam şu. (herhangi bir adam değil yani)
A man at the club was talking about you. = Kulüpte bir adam senden bahsediyordu. (Hangi adam? Belli değil. Adamın biri)
I know the girl = (O) Kızı tanıyorum. (konuşmanın öncesinde bir kızdan bahsedilmiş; bu sözü söyleyen de herhangi bir kızdan değil aynı kızdan bahsettiğini ifade etmek için “the” kullanıyor.)
I saw a beautiful girl today. = Bugün güzel bir kız gördüm. (Kızın biri işte, herhangi bir kız)